21 Ağustos 2017 Pazartesi

Osmanlıspor:1-3:Galatasaray


Kızdırmaya gelmez bu Galatasaray bu sene, adamı fena çarpar...
Geçen haftaki maç öncesi Kayserispor'un hocası "Komandolar gibi arenaya çıkacağız, onları öldürüp, geri döneceğiz" demiş, Kayseri'ye nasıl döndüğünü anlamamıştı. Dün geceki maçtan evvel de memleket futbolunun "en tuhaf" hocası Bülent Uygun basın mensuplarına verdiği röportajda "Kimse yenilmez değildir. Başaracağız. Yeni bir oyun anlayışı deneyeceğiz, bam bam bam yok, tik tak,tak tik..." diye hayli iddialı konuşmuş, lakin biz televizyon başındakiler Muslera'nın oldukça şık formasını ancak 49. dakikada görebilmiştik...


Pazartesi gecesi bıraktığı yerden devam etti Ankara'da Galatasaray iştahlı ve arzulu oyununa. Twitterda bir kullanıcının yazdığı gibi arkadaşlarına saldırıldığını gören otopark mafyası elemanları gibiydi Galatasaraylı topçular, top Osmanlıspor'a geçince rakibin başına birden 3-4 adam üşüşüveriyor.  En uçtaki Gomis'le başlayan pres Rodriguez, N'Diaye, Tolga ve Fernando ile devam ediyor ve rakip topu gelişigüzel uzaklaştırmak zorunda kalıyor. Bu hafta da golünü attı "kara panter" Gomis ama benim gözümde onu gollerden ziyade değerli kılan hırsı, rakibe yaptığı baskı ve çevresindeki takım arkadaşlarına alanlar yaratıp, onları oyuna dahil etmesi. Unutmadan, topa "küfreder" gibi vurması da kalecilerin kabusu olacaktır bu sene...


Maçı seyrederken varlıklarını pek hissetmezsiniz, asistle ya da golle çok nadir işleri olur, çizgiden de top çıkarmazlar ama yoklukları ve varlıkları takımın performansını doğrudan etkiler ön liberoların. Galatasaray'ın da iki haftadır parmakla gösterilen oyununun temel taşlarından biridir Brezilya'lı Fernando. Defansta Maicon ve Serdar'ın önünde sigorta misali rakibi durduruyor, futbol zekasıyla araya mükemmel giriyor, rakibi hırpalıyor ve deyim yerindeyse stoperlere "hamur yumuşaklığında" rakipler geliyor. Tabii sadece rakibe "hoşgeldin" demiyor Fernando, Galatasaray ileriye çıkarken, bekler Mariano ve Linnes'i güvenle rakip sahaya yollayıp, üçlü defansa geçen Galatasaray'ın "süpürücü" liberosu oluveriyor. Melo'dan sonra özlediğimiz savunmadan oyun kurmayı da sade ve başarılı bir şekilde yerine getiren Brezilya'lı Galatasaray adına büyük bir kazanç olacaktır bu sene...

Fernando'nun savunmayı üçlemesiyle Mariano ve Linnes kanat oyuncusu olarak "devşirilirken", Rodriguez ve Tolga Ciğerci de daha çok ortaya geçip, rakip ceza sahası önünde etkili olma şansı buluyorlar, Tolga Ciğerci'nin geçen sezon ısrarla deneyip başaramadığını, bu sezon iki maçta da başarması başka nasıl açıklanır ki? Mahalle maçlarında hepimiz forvet olmak isterdik ya, rakip kovalamaktan çok topu koşturmak pek çok futbolcu gibi Linnes ve Mariano'nun da tercihi ve ileri çıkınca yüzleri gülüyor, esas görevlerini daha da istekli yapıyorlar. Serdar Aziz'in Osmanlıspor'lulara verdiği ikinci gol şansında topu çizgiden çıkaran Linnes'in yükselen performansı da gözlerden kaçmamalı...

Galatasaray adına iki haftada işler beklendiğinden iyi gidiyor, hatta iyi kelimesi az kalır, harika bir takım seyrediyoruz ve bu ruhun bozulmaması tek dileğimiz. Ama Selçuk'un sonradan oyuna girmesi sırasında yüz ifadesi "midemizi bulandırmıyor" da değil. Böyle iştahlı ve arzulu bir takımda yer almak herkesin arzusu olması gerekirken, asık suratla sahaya ayak basmak yakışmıyor Selçuk İnan...


STAT: Osmanlı
HAKEMLER: Halil Umut Meler, Cevdet Kömürcüoğlu, İlker Takpak
OSMANLISPOR: Hakan Arıkan, Vrsajevic, Numan Çürüksu, Maxsö, Pinto, Lawal (Dk. 67 Özer Hurmacı), Tugay Kacar, Umar (Dk. 86 Mehmet Umut Nayir), Hasan Kılıç, Musa Çağıran (Dk. 46 Regattin), Serdar Gürler
GALATASARAY: Muslera, Mariano, Serdar Aziz, Maicon, Linnes, Tolga Ciğerci, Fernando, Rodrigues (Dk. 73 Yasin Öztekin), Ndiaye (Dk. 81 Selçuk İnan), Belhanda, Gomis (Dk. 87 Eren Derdiyok)
GOLLER: Dk. 14 Maicon, Dk. 31 Gomis, Dk. 56 Tolga Ciğerci (Galatasaray), Dk. 58 Serdar Gürler (Osmanlıspor)
SARI KARTLAR: Dk. 52 Hasan Kılıç, Dk. 71 Vrsajevic (Osmanlıspor), Dk. 65 Ndiaye, Dk. 75 Fernando (Galatasaray)

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin